Devrimleri
Saltanatın Kaldırılması (1 Kasım 1922) Saltanatın Kaldırılması, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde 1 Kasım 1922'de çıkarılan bir yasa ile Osmanlı Hanedanının Türk toplumu üzerindeki otoritesinin yıkılması ve monarşinin kaldırılmasıdır. Bu Türk toplumunun demokratikleşmesi yolunda ki önemli dönemeçlerden biridir. Atatürk Devrimleri arasında ilk uygulamaya konulanıdır. Cumhuriyetin İlanı (29 Ekim 1923) Cumhuriyetin İlanı, milletin yönetilme şeklinin belirlenmiş olduğu, Atatürk'ün siyasi devrimlerinden bir tanesidir. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) 25 Ekim 1923'te ortaya çıkan kabine bunalımı sonucunda, bu yönetim şeklinin kusurları daha net ortaya çıkmış ve 29 Ekim'de Anayasanın ilgili maddeleri değiştirilerek, ülkenin yönetim şekli cumhuriyet olarak belirlenmiştir. Halifeliğin Kaldırılması (3 Mart 1924) Halifeliğin kaldırılması (3 Mart 1924), son olarak Osmanlı Hanedanı elinde bulunan halifelik sıfatının, Türkiye Cumhuriyeti tarafından kaldırılması olayıdır. Devletin laikleştirilmesi yolunda yapılmış siyasi bir devrimdir Kadınların Erkeklerle Eşit Haklara Sahip Olması (1926 - 1934) Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk yıllarında, 1926 - 1934 yılları arasında gerçekleştirilen Atatürk Devrimlerinin bir kısmı, kadınların sosyal ve kültürel alanlarda, eğitimde, hukukta, aile içinde, çalışma hayatında, toplumsal yaşamda ve siyasette erkeklerle eşit haklara sahip olmasını hedeflemiştir. Şapka ve Kıyafet Devrimi (25 Kasım 1925) Şapka Devrimi, Atatürk’ün Cumhuriyet devrimleri arasında önemli bir yeri vardır. İlklerden olması hem halkın nabzını ölçmüş hem de diğer reformlara zemin hazırlamıştır. Atatürk'ün 23 Ağustos 1925 tarihinde Kastamonu’ya düzenlediği gezide şapkayla halkın arasına girmesinin, 25 Ağustos 1925'de İnebolu'ya ziyareti ve ünlü Şapka Konuşmasının ardında şapka giyilmesi hakkında kanun çıkarılmıştır. Tekke Zâviye ve Türbelerin Kapatılması (30 Kasım 1925) 30 Kasım 1925 tarihinde yürürlüğe giren 677 sayılı Tekke ve Zaviyeler ile Türbelerin Kapatılmasına ve Türbedarlar ile Bazı Ünvanların Men ve İlgasına Dair Kanun ile tekke, zaviye ve türbelerin kapatılması kabul edilmiş ve bazı geleneksel ünvanların kullanılması yasaklanmıştır. Kanun, bütün tarikatlarla birlikte; şeyhlik, dervişlik, müritlik, dedelik seyitlik, çelebilik, babalık, emirlik, halifelik, falcılık, büyücülük, üfürükçülük, gaipten haber vermek ve murada kavuşturmak amacıyla muskacılık gibi, eylem, unvan ve sıfatların kullanılmasını, bunlara ait hizmetlerin yapılmasını ve bu unvanlarla ilgili elbise giyilmesini de yasaklamıştır. Soyadı Kanunu (21 Haziran 1928) Atatürk'ün devrimlerinden olan Soyadı Kanunu sonucunda, her Türk kendi adından başka ailesinin ortak olarak kullanacağı bir soyadı almıştır. Lâkap ve Unvanların Kaldırılması (26 Kasım 1934) Ağa, Hacı, Hafız, Hoca, Molla, Efendi, Bey, Beyefendi, Paşa, Hanım, Hanımefendi, ve Hazretleri gibi lakap ve unvanlar kaldırılmıştır. Erkek ve kadın vatandaşlar, kanunun karşısında ve resmi belgelerde yalnız adlarıyla anılırlar. Uluslararası Saat, Takvim ve Uzunluk Ölçülerinin Kabulü (1925 - 1931) Osmanlı Devleti'nde kullanılan saat, takvim ve ölçüler, Avrupa devletlerinde kullanılanlardan farklıydı. Bu durum, sosyal, ticarî ve resmî ilişkileri zorlaştırıyor, bazı karışıklıklara sebep oluyordu. Osmanlı Devleti'nin son dönemlerinde bu farklılığı gidermek için bazı çalışmalar yapıldı. Fakat yeterli değildi. Cumhuriyetin ilânından sonra bu zorluklan ortadan kaldırmak için çalışmalara başlandı. Önce 26 Aralık 1925'te çıkarılan bir kanunla, o zamana kadar kullanılmakta olan, Hicrî ve Rumî takvimlerin yerine Milâdî takvim kabul edildi, 1 Ocak 1926'dan itibaren de kullanılmaya başlandı. Öğretimin Birleştirilmesi (3 Mart 1924) 3 Mart 1924 günü Mecliste kabul edilen “Tevhid-i Tedrisat” Eğitimde birlik ilkesini içeren kanundur. Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile eğitim birliği bir sistem olarak benimsenmiş bulunmaktadır. Tevhid-i Tedrisat Kanunuyla, bütün okullar kurulan MEB'e bağlanmıştır. Tekke, medrese ve zaviyeler kapatılmıştır. Yeni Türk Harflerinin Kabulü (1 Kasım 1928) Türk Dil ve Tarih Kurumlarının Kurulması (1 Nisan 1931, 12 Nisan 1931) Üniversite Öğreniminin Düzenlenmesi (31 Mayıs 1933) Güzel Sanatlarda Yenilikler Aşarın Vergisinin Kaldırılması (17 Şubat 1925) Köylünün en büyük sıkıntısı, aşar veya öşür denilen mahsulünün onda birini vergi olarak ödemesiydi. Büyük bir mali fedakarlığı göze alan hükümet, 1925 Şubatında Aşar Vergisini kaldırdı. Böylece köylü ağır ve sıkıntılı bir vergi sisteminden kurtulmuş oldu. Çiftçinin Özendirilmesi Örnek Çiftliklerin Kurulması (1925) Atatürk Orman Çiftliği, Atatürk'ün 1925 yılında, Ankara'da modern bir çiftlik kurulması için verdiği talimat ile kurulmuştur. Sanayi Teşvik Kanunu (28 Mayıs 1927) Kanun, sanayi yatırımı yapacak işletmelere muafiyet-imtiyaz ve teşvik sağlamıştır. Ancak özel sektör başarılı olamamıştır. I. ve II. Kalkınma Planları (1933, 1937) Mecellenin Kaldırılması (1924 - 1937) Mecelle, dinin eksikliğinden değil, zorlayan iktisadi ve sosyal koşullar sonunda o çağdaki şeriat hukukunun eskimişliğine bir çare idi. Çünkü hukuk sistemleri devamalı değişiyordu, Batılılaşma reformlarına mecbur kalan imparatorluk bir yandan Batı'dan iktibaslar yapıyor, bir yandan şeriatta düzenlemeler yapıyordu. Bu durum cumhuriyete kadar iki başlı toplum yapısına yol açmıştır. Medeni Kanun ve diğer kanunların çıkarılarak laik hukuk düzenine geçilmesi (1924 - 1937) Medeni hukuk, şahıslar arasındaki ilişkileri düzenleyen, şahısların doğumdan (tüzel kişilerde kuruluşundan) ölümüne (tüzel kişilerde sona ermesine) ilişkilerini düzenleyen özel hukuk dalıdır. Kişiler hukuku, Aile Hukuku, eşya hukuku, miras hukuku medeni hukuk kapsamında yer alırlar ve medeni kanunla düzenlenirler. Borçlar hukuku ve ticaret hukuku da aslında medeni hukukun uzantısıdır. Medeni hukuk salt bir hukuk dalı olmaktan öte hukukun özüdür.
Saat
 
Takvim
 

Günün Resmi
 
 
 
Bugün 4 ziyaretçi (9 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol